13 Ekim 2014 Pazartesi

İZMİRSPOR:1 UŞAK SPORTİF:1

                   BAL liginde dün oynanan maçta İzmirspor sahasında Uşak Sportif ile 1-1 berabere kalarak istikrarsız çizgisini devam ettirdi....




             Yazımın başında şunu belirtmen gerekir ki ben maç yazarken hiçbir zaman gazetelere,yada spor sitelerine maç sonu için bakmam bunun yazacağım yazının özgünlüğüne zarar vereceğini düşünüyorum.Bugünde aynısını yaptım ve bakmadım haliyle takım kadroları hakkında takımları tam anlamıyla tanımadığımdan bilgi veremeyeceğim.
            Fırsat buldukça İzmir'in amatör profosyonel çoğu takımının maçlarına gitmeye çalışıyorum itiraf ederim ki Altınordu'da dahil olmak üzere İzmir'de faaliyet gösteren spor klüpleri içinde takımlarına en sadık taraftar İzmirspor taraftarı. Oldukça coşkulular,oldukça takımları ile özdeşleşmişler.Bu haftaki Tutkumuz Futbol programında konu spor klüplerinin marşlarıydı ki dün duyduğum İzmirspor marşı bence çoğu marşı cebinden çıkarır ki Liverpool'un o ünlü kale arkası marşından sonraki en iyisiydi bence.Amatör maç olmasına rağmen hem Uşak seyircisi hem İzmirspor seyircisi tribünleri hınca hınç doldurmuştu.Bu kadar masraf yapılan bir tesise iki tribün koymak ayrı bir mühendislik harikası ki o konuya burda değinmeyelim.


           Maça gelecek olursak birbirine denk iki takımın mücadelesi vardı sahada. Yeşilova maçına oranla çok daha ne  organize bir oyun sergiledi İzmirspor aynı şekilde Uşak temsilcisi de sahaya oldukça iyi yayılmıştı.İlk yarının başlarında bulunan golle İzmirspor'un kendi sahasında bu maçı artık vermeyeceğini düşündüğümüz anlarda takım durdu. Burda beğendiğim takip ettiğim bir oyuncu olduğundan Enes için yine bir paragraf açmak isterim. Maçın başından sonuna kadar katkı anlamında belki geçen haftaki Yeşilova maçı kadar katkı vermedi ama heryönüyle diğer oyunculardan ayrı bir oyunu var.Topla ve topsuz takıma çok büyük katkısı var. Bundan daha öte sahada patır patır kart gören diğer takım arkadaşlarından belki çok daha sert mücadele etti ama sinirlerine hakim olması soğukkanlılığı ve yerinde müdehaleleri ile oyunda kalmayı başardı Bu soğukkanlı  oyununu ve oyun zekasını bir şekilde diğer takım arkadaşlarına da öğretmesi gerek.Öyleki kart sonrası takım beklentilerin aksine oyundan düşmemesine rağmen pozisyon bulmakta zorlandı.Beraberlik golü sonrası rakibin iki numaralı oyuncusunun izleyiciyi tahrik etmesi ve Uşak tribünlerinde yaşanan olaylar nedeniyle (sebebini bilmiyorum) o andan itibaren en azından seyirci oyundan koptu.
        Malumunuz bizde ister amatör olsun ister profosyonel olsun bir takım sahasında istediği skoru alamıyorsa en baş sorumlu hakemdir.Art niyetli olmayan hataları nedeniyle hakemlerin buna katkıda bulundukları bir nebze olsa savunulabilir ancak açın bakın bugünkü gazeteleri istedikleri skoru yapamayan takımların hepsinin birinci sığınma limanları hakemler.
         Dün ele çarpan toplara kart vermesi ve vermemesi hakemin en büyük yanlışıydı. Altını çizmekte fayda var vermesi ve vermemesi. Oyun genelinde dediğim gibi İzmirspor kendisine denk bir takım karşısında oyunun büyük bölümünde on kişi sona doğru da dokuz kişi kişilikli bir oyun oynadı. Onbire onbir olsa güç dengelerinin İzmirspor lehine değişeceğine kesinlikle eminim. Ancak malesef sahada işler beklenildiği gibi gitmedi.Kart sonrası oyunda düşmemenin nedeninin İzmirspor'un direnci olduğunu söylesekte Uşak bu süreçte ileri çıkmakta biraz çekindi ve pozisyona girmekte ağır kaldı. Ancak bu asla Şimşeklerin gayretlerini görmezden gelmek anlamına gelmesin.
         Sonuç itibari ile zevkli mücadeleli bir oyun sonrasında maç berabere bitti.İzmirspor'un Enes'in oyun zekasına sahip bir iki oyuncusu daha olsa hücum anlamında çok daha etkili olurdu diye düşünüyorum. Ancak olmadı. Fizik gücü kapasite olarak fazlaca yeterli oyuncular bunuda vurgulayalım maça dair son söyleyeceklerimize...
       Gelelim maç dışı faktörlere. Bir defa İzmirspor taraftarının şunu kabul etmesi lazım.tutku bakımından ilin en iyi taraftarılar kabul ama Metin OKTAY gibi birini yetiştiren bu camianın taraftarının her yönüyle başka takımlara örnek olması lazım diye düşünüyorum.Örneğin devre arası küçük bir top toplayıcı çocuk rakip takıma topu vermedi ısma için vermesi gerektiği halde... Bu olay tribünlerden inanılmaz bir şekilde destek gördü o küçücük fidanda bu yaptığının iyi bir şey olduğunu doğru bir iş yaptığını düşünerek sahada coşkuyla tur attı.
       Maç sonu kim başlattı nasıl oldu bilmiyorum ama Uşak taraftarlarının olduğu bölüme doğru yoğun bir taş hücumu oldu haliyle karşılık verildi verilmedi,kim başlattı nasıl oldu bilmiyorum ama İzmirspor ve İzmir'e hiç ama hiç yakışmayan bir görüntüydü bu. Aslında buna dair yazacak çok şey var sayfalarca varda içimizden gelmiyor.
         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder